. Antibiyotik etkisine sahip olan kuru soğanın faydaları binbir derde deva özelliği ile zayıflamadan hastalıklarla mücadeleye kadar pek çok alanda etki eder. Soğan kürünün faydasını görenler bu kürü herkese tavsiye ediyor. Peki, soğan kürü ne işe yarar, soğan kürü nasıl yapılır ? Kuru soğanın faydaları nedir ? Vücut direncini arttırarak vücuda kuvvet verir. Kadın hastalıklarına karşı korur. Uyuz, saçkıran ve kelliğe karşı fayda sağlar. Böbreklerde oluşan kum ve taşları dökerek tekrar oluşmalarını önler. Böbrek ağrılarını azaltır. Vücutta oluşan mikropları öldürücü etkiye sahiptir. Enfeksiyona karşı vücudu korur. Sindirim sistemini düzenler. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kemik erimesine karşı etkilidir. Egzama ve dolama gibi cilt hastalıklarına karşı fayda gösterir. Damar tıkanıklığını önler. Grip, nezle, yüksek ateş, alerji, soğuk algınlığı, astım ve bronşit gibi hastalıklara karşı korur. Kalp ve damar hastalıklarına karşı korur. Uykusuzluğa karşı iyi gelir. Zihinsel ve bedensel yorgunluğu giderir. Hafızayı güçlendirir. Antibiyotik, antiseptik, antibakteriyel ve antimikrobiyal özelliklere sahiptir. Burundaki kanamayı dururur. Karaciğer ve kolon kanserine karşı korur, var olan kanser hücrelerinin de büyümesini engeller. Yüksek tansiyonu düşürür. Cinsel isteği arttırarak iktidarsızlığı giderir. Menopoz döneminde rastlanacak hastalıklara karşı korur. Kandaki şeker seviyesini düzenler. Vücutta ve kanda olan zararlı maddelerin vücuttan atılmasını sağlar. Yaraların daha hızlı kapanmasını sağlar. Karaciğerin düzenli çalışmasını sağlar. Cilt yanıkları, arı sokması, böcek ve haşere ısırmalarına karşı etkilidir. Vücut ağrılarını hafifleterek geçirir. Kanı temizler. Stres, sıkıntı, depresyon ve bunalıma iyi gelir. Kemik erimesine karşı korur. Hazmı kolaylaştırır. Beyni zararlı toksinlere karşı korur. Obeziteye karşı korur. Erken yaşlanmaya karşı vücudu korur. Kalp krizi ve felç geçirme riskini azaltır. Göz sağlığını koruyarak katarakta yakalanma riskini düşürür. Dişin çürümesine neden olan bakterileri yok eder. Saçları güçlendirerek dökülmesini önler ve sağlıkla uzamasını sağlar. Saç derisindeki kan dolaşımını arttırır ve kepeği yok eder. Saçın doğal rengini koruyarak saçların erken beyazlamasını önler. Ciltteki akne ve sivilceleri geçirir. Cildi besleyerek güzelleştirir. Ciltte oluşan mor halkaları önler. C vitamini ile cilde parlaklık katar. A, C ve E vitaminleri ile güneşin zararlı UV ışınlarına karşı korur. Pek çok mineral, lif, kükürt, folat, demir, kalsiyum, potasyum, A, B6, C ve E vitaminleri içerir. Soğan kürü nedir ? Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu ile halka yayılan soğan kürü adet düzensizlikleri, üst solunum yolu rahatsızlıkları, hamile kalma, kıl dönmesi, iyi huylu prostat büyümesi, miyon, polikistik over, menopoz gibi sorunların tedavisinde kullanılan bitkisel bir kürdür. Soğan kürü yapanlar soğanın içerisinde bulunan A, B ve C vitamini, fosfor, kükürt, iyot ve silis gibi maddeler sayesinde antibiyotik işlevi gösterir. Kuru soğanı çok tüketmek sizi pek çok hastalığın yanı sıra kansere yakalanma riskini de yüksek oranda düşürür. Soğan kürünün faydaları nelerdir ? Erken menopozu önler ve menopoz sıkıntılarını azaltır. Vajinal akıntıları azaltarak yok eder. Regl dönemindeki düzensizlikleri giderir. Ciltteki akne ve sivilceleri tedavi eder. Balgam söktürücü özelliği vardır. Stres azaltır ve depresyondan kurtulmaya yardımcı olur. Sinüzit hastalığını tedavi ederek hastalığın ilerlemesini durdurur. Dolaşım sistemini düzenler. Bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı korur. Kadınlarda meydana gelen çikolata kisti ve miyom oluşumunu önler ve tedavi eder. Hamile kalmayı kolaylaştırır. Kadınlarda sıklıkla oluşan polikistik over sendromu yani yumurtalıklarda kist oluşumunu tedavi eder. Prostat hastalarında oluşan iltihaplanmayı gidererek ağrıları azaltır. Vücutta oluşan yağlanmayı azaltarak zayıflatır. Kıl dönmelerini giderici etkiye sahiptir. Soğanın içerisinde bulunan sulfosif maddesi antibiyotik özelliğine sahiptir. Antibiyotik özelliği ile kış hastalıklarına karşı korur. Kandaki iltihap seviyesini düşürür. Soğanı çiğ halde tüketirseniz yemek yedikten sonra kanda oluşan total gliserit seviyesini düşürür. Soğan kürü zararları nelerdir ? Soğan kürü kullananlar yorumları hep olumlu yönlerde yapmıştır. Ancak soğan kürünün bazı yan etki ve zararları da bulunmaktadır. Soğan kürünün zararları; Mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir. Mide ekşimesine neden olabilir. Reflü ve gastrit şikayetlerini arttırabilir. Soğan kürü kullananlar yemek borusunda yanma hissedebilir. Mide asit dengesini olumsuz yönde etkileyerek bozabilir. Eğer soğan kürü inceltilmeden cilde direk olarak uygulanırsa tahriş ve kızarıklıklara sebep olabilir. Hamilelik döneminde çok fazla tüketilmesi önerilmez. Kan şekerini düşürdüğü için şeker hastalarının dikkatle kullanması gerekir. Soğan kürü hemoroit sebebi ile oluşan kanamaları artırabilir. Bu nedenle hemoroit hastaları için soğan kürü tüketmemelidir. Baş ağrısı yapabilir. Kan inceltici ilaçlar kullanan kişiler için zararlı olabilir. Soğan kürü inceltilerek tüketilmelidir. Soğan kürü uygulayanlar bu kürü bebeklere verilmemeli ve 5 yaşından büyük çocuklara da inceltilerek içirmelidir Soğan kürü nasıl hazırlanır ? Soğan kürü tarifi için elinizde mutlaka kahverengi kabuklu soğan olmalıdır. Mor, kırmızı ya da beyaz kabuklu soğan istediğimiz etkileri vermez. Malzemeler 2 su bardağı klorsuz su 1 tane kahverengi kabuklu soğan Soğan kürü yapılışı Soğan kürünü hazırlamak için klorsuz 2 su bardağı suyu kaynatın. Kaynayan suyun içerisine kahverengi kabuklu soğanı dörde bölerek ekleyin ve 5 dakika kadar kaynatın. Yarım saat kadar soğumasını bekleyerek içerisine bir şey ilave etmeden öğle ve akşam yemeklerinden 10 dakika kadar önce 1 su bardağı olacak şekilde tüketin. Soğan kürü kaç gün sonra etkisini gösterir ? Soğan kürü 2 ila 3 gün içerisinde etkisini gösterir. 15 gün boyunca taze olarak hazırlayacağınız soğan kürünü düzenli kullanarak sağlığınız üzerinde olumlu etkilerden faydalanabilirsiniz. Soğan kürü yorumlar açısından oldukça geniş bir yelpazeye sahiptir. Soğan kürü regl döneminde de içilebilir. Ancak regl bitiminden 1 hafta sonra tüketmek çok daha fazla etkili olacaktır. Soğan kürü zayıflatır mı ? Soğan kürü zayıflatır mı ? sorusu çok fazla merak edilen bir konudur. Soğan kürü ile zayıflama son zamanlarda oldukça popülerdir. Soğan kürü sağlığa olan faydalarının yanı sıra zayıflatıcı etkiye de sahiptir. Soğan kürü metabolizmaya etki ederek yağlanmayı azaltır. Böylece kişinin kilo vermesini destekler. Soğan kürü vücudun yağlanma gösterdiği bölgelere müdahale eder. Vücutta biriken yağlara hızlıca etki ederek yağların parçalanmasını sağlar. Soğan kürünü düzenli kullanan kişilerin en az 4 kilo verdiği görülmüştür. Tabii ki bu kilo verimi kişinin metabolizma hızına göre değişiklik gösterebilir. 20 günlük periyodlar halinde soğan kürü uygulayabilirsiniz. Soğan kürü hamilelik Hamile kalmak isteyen kadınlar soğan kürü ile bu süreci kolaylaştırabilir. Hamile kalmak için regl dönemi bittikten tam 1 hafta sonra soğan kürü kullanılmaya başlanmalıdır. İlk kür kullanıldıktan sonra ikinci regl döneminden yaklaşık 10 gün önce 1 kez daha 5 ila 7 gün arası soğan kürü yapılmadır. Ancak soğan kürü uygulamadan önce mutlaka uzman bir doktorsan görüş almanız gerektiğini unutmamalısınız. Soğan kürü saç Zayıflamadan cilt lekelerine, sinüzitten kıl dönmesine kadar pek çok hastalığa karşı etkili olan soğan kürü saçlarımız içinde mucizevi bir görev görür. Saç bakımında sıklıkla tercih edilen soğan kürü saçları uzatıcı etkiye de sahiptir. Soğan kürü saç dökülmesini önleyerek saçların sağlıkla uzamasını sağlar. Düzenli olarak soğan kürü uygulayarak saç bakımınızı destekleyebilirsiniz. Hazırlanan soğan kürünü saçlarınıza sürerek en az yarım saat bekletin. Eğer kokusu sizi rahatsız etmiyorsa ne kadar uzun süre bekletin, soğan kürünü ne kadar çok bekletirseniz saç bakımınız için daha fazla fayda gösterecektir. Soğanın besin değeri nedir ? 100 gram soğan için; Protein 1,5 gram Karbonhidrat 9 gram Yağ 0,1 gram Lif 0,6 gram Fosfor 56 mgr Kalsiyum 27 mgr Demir 0,5 mgr Sodyum 10 mgr Potasyum 157 mgr Magnezyum 12 mgr A vitamini 40 IU B1 vitamini 0,03 mgr B2 vitamini 0,04 mgr B3 vitamini 0,2 mgr B6 vitamini 0,1 mgr C vitamini 10 mgr E vitamini 0,3 mgr Folik asit 10 mcgr Kalori 38 Kolesterol 0 Merve Ağdağlı / Dikkatinizi Çekebilir Soğan Suyunun Faydaları Mor şampuan faydaları Evde keratin bakımı nasıl yapılır ? Yeni yapılan araştırmalar sonucunda yakın zamana kadar zambakgiller familyasına ait olduğu sanılan soğanın aslında nergisgiller familyasına ait olduğu anlaşıldı. Ana vatanı hakkında görüş farklılıkları olmakla birlikte, Anadolu'yu ve Akdeniz'e kıyısı olan ülkeleri içine alan çok geniş bir coğrafyadan tüm dünyaya yayıldığı biliniyor. Soğanın Kalorisi ve Besin Değeri Miktar 100 gr çiğ Kalori kcal 39 Yağ gr Karbonhidrat gr 9 Protein gr Soğan Suyunun Faydaları Nüfusun katlanarak çoğaldığı, sanayileşme uğruna tarım alanlarının ve temiz su kaynaklarının tüketildiği yeni dünya düzeninde ne yazık ki doğal kaynaklarla beslenmek çok zor. Tıp dünyası her gün yeni bir buluş yapıyor ama değişen beslenme alışkanlıklarının sebep olduğu, başta kanser olmak üzere kalp-damar hastalıkları ve diyabetin giderek yayılmasının önüne geçemiyor. Doğal ürünlerle beslenme konusunda dünyadaki diğer ülkelere kıyasla nispeten şanslı sayılırız. Güçlü aile bağlarımız, geleneksel beslenme alışkanlıklarımızı devam ettirmemize yardımcı oluyor. Ve soğan hala bizim için çok değerli. Çok eski çağlardan beri hem sofralarımızda hem de geleneksel bir ilaç olarak soğanı kullanıyoruz. Kuru soğan, metabolizmanın sağlıklı işleyebilmesi için gerekli olan antioksidanlar bakımından adeta bir şifa kaynağı. Aynı zamanda A, B1 tiamin, B2 riboflavin, B6 piridoksin, B9 folik asit, C vitaminleri, fosfor, iyot, silis, kükürt, mangan, magnezyum, kalsiyum, çeşitli esansiyel yağ asitleri ve fermentler bakımından oldukça zengin bir yapıya sahiptir. 1. Bağışıklık sistemini güçlendirir Soğan suyunun insan sağlığına en önemli faydası ve aslında diğer tüm faydalarının da sebebi, bağışıklık sistemine yaptığı olumlu katkılardır. Bileşiminde bulunan çok sayıda antioksidan sayesinde vücudu yabancı mikroorganizmaların zararlarından korur. 2. Bakterilerin sebep olduğu enfeksiyonlarda etkilidir Soğan doğadaki bilinen en iyi antibiyotiktir. Bakterilerin sebep olduğu grip, larenjit, farenjit gibi solunum yolu ve gastrit gibi sindirim sistemi enfeksiyonlarında etkilidir. Bu hastalıkların sebep olduğu ateş, öksürük, mide bulantısı, karın ağrısı gibi şikayetleri ortadan kaldırır. 3. Sindirimi kolaylaştırır Sindirim ağızda başlayıp kalın bağırsaklarda son bulan, faydalı besin ögelerinin alınmasını sağlayan bir dizi kimyasal reaksiyon sürecidir. Bu süreçte bağırsaklarda bulunan faydalı bakterilerin çok önemli fonksiyonları vardır. Probiyotik denen bu bakteriler ne kadar çok olursa, sindirim o kadar başarılı, vücut ve psikoloji o kadar sağlıklı olur. Soğanda bulunan ferment maya maddeler, probiyotiklerin beslenmesini sağlayarak çoğalmalarına destek olur. 4. Damarları korur Soğan ve soğan suyunda yüksek miktarda bulunan folik asidin B9 vitamini damarların esnekliğini artırdığı biliniyor. DNA sentezinde de çok önemli görevler üstlenen folik asit, yeni hücrelerin yapımında ve hücre hasarlarının tamirinde etkilidir. Damar geçirgenliğini de artırarak kan dolaşımını kolaylaştırır, kalp krizi, felç, inme riskini azaltır. Folik asidi bebeğin anne karnındaki ilk haftalarında, sinir sisteminin gelişme aşamasında da başrolde görürüz. 5. İdrar söktürür İdrar üretimini artırarak dokularda biriken suyun boşaltılmasını sağlar. Soğan suyu içerek, artan idrarla birlikte hücrelerde biriken ve tortu yapma tehlikesi olan tuz ve diğer zararlı maddeler de vücuttan uzaklaştırılmış olunur. 6. Saçları güçlendirir Aslında bir bağışıklık sorunu olan saçkıran hastalığıyla ilgili bir araştırma, tedavisine soğan suyu ile devam eden hastalarda saç çıkışının çok daha hızlı olduğunu göstermiştir. Uzmanlar soğan suyunda bulunan sülfür ve fenol bileşiklerinin bazı bünyelerde alerjik reaksiyona sebep olabileceği uyarısında da bulunarak, yardımcı tedavi olarak soğan suyunun kullanılabileceğini söylüyorlar. Saç köklerini güçlendirmek ve saçlı derinin kuruluğunu gidermek de soğan suyunun saça faydaları arasında sayılabilir. 7. Cildi besler Soğan suyu yaygın olarak sivilce tedavisinde kullanılan geleneksel bir ilaçtır. Bunun için soğan suyu direkt olarak sivilcelerin üzerine sürülebileceği gibi bir miktar balla karıştırılarak da uygulanabilir. Soğan suyunun cilde faydaları sadece sivilcelerde değil, cilt lekelerinde de kendini gösterir. Soğan Suyu Zayıflatır mı? Çiğ soğan yemek ya da soğan suyu içmek metabolizmayı hızlandırarak yağ yakımını kolaylaştırır. Aynı zamanda idrar söktürücü olduğu için vücutta biriken suyun atılmasını sağlar. Fakat sadece soğan suyu içerek zayıflamak pek de mümkün değil. Bunun için düzenli ve dengeli bir beslenme programı oluşturulmalı ve bu program mutlaka egzersizle desteklenmelidir. Soğan Suyu Adet Söktürür mü? Toplumda soğan suyunun adet söktürücü olduğuna dair yaygın bir inanış vardır. Bu inanış strese bağlı adet gecikmeleri için doğru olabilir. Çünkü soğanın sinirler üzerinde yatıştırıcı etkisi bulunur. Bunun için 1 adet orta boy soğanın dörtte birinin kaynatılmasıyla hazırlanan soğan kürü etkili olur. Hazırlanan bu soğan kürü etkisini ne zaman gösterir sorusu ise en geç 1 hafta şeklinde cevaplanabilir. Ayrıca bu kür, çikolata kisti ve miyom oluşumlarına karşı gösterdiği tedavi edici özelliğiyle de soğan suyu ile hamile kalmak isteyenler tarafından uygulanabilir. Fakat biyolojik sebepli adet gecikmelerinde böyle bir etkisi olmaz, hastalığın tedavi edilmesi gerekir. Bunun için tekrarlayan adet düzensizliklerinde bir kadın hastalıkları uzmanına muayene olmak gerekir. Soğan Suyu Nasıl Yapılır? Soğan suyu elde etmek için 1 büyük boy kuru soğan, rendenin ince tarafında rendelenir. Rendelenmiş soğan bir tel süzgecin içine koyulup süzgeç derin bir kasenin içine yerleştirilir. Bir tahta kaşıkla bastırılarak soğan suyunun kaseye akması sağlanır. Çıkan soğan suyunun miktarına göre bir miktar balla karıştırılarak hem tadı güzelleştirilebilir hem de faydaları artırılabilir. Ancak bu karışımın hemen değerlendirilmesi gerekir. Bu sebeple kullanılacağı zaman ve kullanılacağı miktar kadar soğan suyu elde etmek ve oda sıcaklığında içmek daha doğru olur. Kaynatılmış soğan suyunun zararları olacağı söylenemez ancak kaynatıldığında besin değerlerini ve etkilerini kaybedeceği söylenebilir. Soğan Kürünü Kimler Kullanamaz? Tüm bitkisel karışımlar ve kürler gibi soğan kürü de tek başına ne bir ilaç ne de bir tedavi yöntemi olamaz. Besin takviyesi olarak kabul edilen soğan kürü, diyabet, kalp-damar, kanser hastalarında doktora danışmadan kullanılamaz. Her insanın metabolizması farklıdır. Tıbbi bir ilaç bile her insanda aynı etkiyi göstermez. Birinin cildine çok iyi gelen soğan kürü bir başkasında alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Soğan Suyu Kızlık Zarına Zarar Verir mi? Kızlık zarı, vajinal muayenede, ilk cinsel ilişkide ya da vajinaya yabancı bir cisim girmesi halinde yırtılabilir. Yenilen ya da içilen herhangi bir şey kızlık zarına zarar veremez. Soğan Suyunun Zararları Bazı bünyeler bazı besinlere karşı daha hassastır. Soğan suyu da herkeste aynı etkiyi göstermez, aynı faydayı sağlamaz. Vücut herhangi bir besin maddesine olduğu gibi soğan suyuna karşı da alerjik bir tepki verebilir. Anne adayları soğan suyunun hamileliğe zararları olabileceğini düşünebilirler. Soğan suyunun hamileliğe, bebeğe ya da anneye bir zararı olduğuna dair herhangi bir veri yok. Fakat anne adaylarının hamilelikleri boyunca çok çeşitli hormonların etkisi altında kaldıkları, beslenme alışkanlıklarının değişebildiği ve koku hassasiyetlerinin arttığı biliniyor. Bazı kadınlar hamileliklerinin tamamında ya da bir bölümünde soğan kokusuna reaksiyon gösterebilirler. Sürekli kullanılan ilaçların soğan suyu ile nasıl bir etkileşime gireceği konusunda doktora danışılmalıdır. Soğan Suyu Böbrek Ağrısı Yapar mı? İdrar söktürücü etkisi dikkate alınacak olursa, soğan suyunun böbreklerin çalışmasını artıracağını, bunun sonucunda soğan suyu böbrek ağrısı yapar mı sorusuna yersiz bir ağrıya sebep olabileceğini söylemek mümkündür. Böbreklerde teşhisi konmuş, tedavi görülen herhangi bir rahatsızlığı olanların soğan suyu kullanmasının bir sakıncası olup olmayacağını doktorlarına danışması gerekir. Doktor da bunun ancak deneyerek anlaşılabileceğini söyleyecektir. Baş ağrısı yaygın bir problem. Onunla tanışmayan pek az insan var. Hafifi, şiddetlisi fark etmez, her türlüsü can sıkar, keyif kaçırır. Hele bir de uzun sürdü mü mutsuzluğa zirve yaptırır. Çoğu baş ağrısının stres, kontrolsüz ruhsal gerginlik ya da uzamış kaygı ve endişelerle bağlantısı vardır. Bu tür baş ağrıları daha ziyade kaslardan kaynaklanır. Kas ve sinir sistemi fonksiyonlarının vazgeçilmezi magnezyum ise tam da bu noktada devreye giriyor. Stresi yatıştırıp kasları gevşetiyor. Kısacası kronik baş ağrısı olanların magnezyum desteğinden istifade edebilecekleri belirtiliyor. Peki hangi magnezyum? Öncelik magnezyum glisinat’ta. Onu magnezyum sitrat izliyor. Ardından da magnezyum taurat ve oratat geliyor. Magnezyum takviyelerini akşam almanız daha iyi. Çünkü bu tavsiyeler uykunuzu da zayıflatır mı?Fazla kilolardan kurtulmak her zaman, her yaşta mümkün. Ama marifet kilo vermekte değil, verilen kiloları geri almamakta. Zor olanı da bu zaten. Peki kolay yoldan nasıl kilo verebiliriz? Doğru besinleri, doğru zamanlarda ve biraz kısıtlayarak yediğimiz, ilave olarak da bedensel aktivitemizi artırdığımızda kilo kaybı kolaydır. Kısacası metabolizmanızda, hormonal yapılanmanız ve ruhsal yaşamınızda ciddi bir sorun yoksa yediğinizin yarısını yer, yaptıklarınızı iki katına çıkarırsanız hapa, çöpe, akupunktura, doktor, diyetisyen tavsiyesine gerek kalmadan fazla kilolarınızdan kurtulabilirsiniz. Ama... Eğer kilo almanıza sebep olan metabolik, psikolojik veya hormonal problemi çözmezseniz verdiklerinizi fazlasıyla ve hızla geri alırsınız. ÖZETİ ŞUDUR Eğer bir diyet gazisi, bir diyetkolik, bir kronik diyetçi olmamak ve metabolizmanızı bozmamak istiyorsanız neden kilo aldığınız sorusuna yanıt bulmadan ve o sorunu çözmeden kilo vermeye kalkmayın. Akupunktura gelince... Beslenme planı düzeltilmeden ve aktivite artırılmadan hoş ve boş bir maceradan ibarettir, unutmayın. Peki bu ikiliye yardımcı olarak kullanılabilir mi? Tabii ki, yani neden olmasın?Omega-3 depresyondan da koruyor Beynimizin, daha doğrusu sinir sistemimizin doğru dürüst görev yapması için Omega-3’e, özellikle de DHA’ya ihtiyacı var. Sağlam bir bellek, hızlı bir öğrenme gücü, etkili bir problem çözme yeteneği ve depresyonu önlemede DHA önemli işlevler görüyor. Nedeni de şu Beynin yüzde 60’ı yağlardan oluşuyor. Bu yüzde 60’ın üçte birini de Omega-3 yağları karşılıyor. Kısacası omega-3/DHA’dan mahrum beyin depresyona daha kolay giriyor. Yeni doğum yapan bazı annelerde görülen “doğum sonrası depresyonu” sorunundan da DHA eksikliği sorumlu bir probiyotik yutmamız şart mı?Bağırsaklarımızdaki biyolojik dengenin sürmesi için düzenli probiyotik bakteri kazanmak ve bunları probiyotik besinlerle yani bamya, pırasa, pancar, yer elması, lahana, karnabahar, soğan, sarımsak, elma, muz vs. ile beslemek zorundayız. Eğer yeteri kadar probiyotik zengini besin yiyip içiyorsak yani doğal yoğurt, ayran, peynir, lahana turşusu, şalgam, tarhana ve mayalı gıdalarla beslenmeyi becerebiliyorsak ilave takviye probiyotik almamıza gerek yok. Kısacası takviye probiyotik herkese lazım değil. Ancak bazı sağlık sorunlarında tedavi amacıyla probiyotik takviyesi almak zorunlu olabiliyor. Bu sorunların ne olduğuna ise sadece ama sadece uzman doktorlar karar verebiliyor. Ayrıca her sağlık sorununun probiyotikle çözülemeyeceğini de bilmek gerekiyor. Özeti şudur Pek çok konu gibi probiyotik konusunu da sulandırdık. Gereksiz yere ve rastgele probiyotik yutmaya başladık. Lütfen doktorunuz tavsiye etmedikçe probiyotik hap yutmayın. Eş- dost tavsiyesi ile probiyotik yutulmaz, sakın baharat katınGüne güzel bir konuyla, baharatlarla başlayalım. Önceleri lezzetleri nedeniyle vazgeçemediğimiz bu doğal harikalara şimdi de sağlık faydaları sebebiyle sımsıkı sarıldık. Doğru da yapıyoruz. Kırmızıbiberin içindeki kapsaisin sayesinde kolesterolü dengelediği, kalbi koruyup kolladığı, ağrıları azaltıp antioksidan gücü zirveye taşıdığımı bilmeyen kalmadı. Sarımsağın içindeki alisinin faydaları ise saymakla bitmez. İsterseniz küçük bir tüyo da verelim. Sarımsaktan daha çok sağlık faydası istiyorsanız onu iyice ezmeden, dövüp hırpalamadan yani içindeki alisini açığa çıkarmadan kullanmayın. Yani sarımsağı olduğu gibi haşlamak ya da kokusundan korkup çiğnemeden olduğu gibi yutmak gerekli faydayı yeterince sağlayamıyor. Sarımsağın güçlü bir antibiyotik etkili glutatyon üreticisi, tansiyon ayarlayıcısı olduğunu da bir kenara not edin. Anti kanser etkisini de unutmayın. Sırada tabii ki zerdeçal var. Onun marifetlerini daha önce de yazdım. Belleği korumadan kanseri önlemeye, bağışıklık güçlendirmeden damarları gençleştirmeye, glutatyonu yükseltmeden karaciğer desteklemeye kadar pek çok alanda işe yarıyor. Baharat listemizde tabii ki şeker ayarlayıcısı tarçına, ömür uzatıcı üzüm çekirdeğine, mide ve sindirim dostu zencefile, bağırsak temizleyicisi kekik suyuna da yer açmak zorundayız. Soğan alerjsi olan kişilerin bağışıklık sistemi soğana tehlikeli bir madde gibi tepki verir. Sonuçta; kusma, kaşıntı, şişme ve nefes almada zorluk gibi şiddeti kişiden kişiye değişen alerjik belirtiler ortaya çıkar. Soğan en ço tüketilen sebzelerden biri olduğu için soğan alerjisi olanların soğandan uzak durması oldukça güçtür. Yine de soğan alerjinizin olup olmadığını bilmeniz pek çok soğan içeren besinden uzak durmanızı sağlayabilir. Soğan; sarımsak, pırasa, taze soğan, frenk soğanı ve arpacık soğan da dahil olmak üzere allium ailesinden bir bitkidir. Soğan alerji yapar mı diye endişeniz varsa bu yazımızda soğan alerjisi belirtileri, nedenleri, tanı ve tedavisi hakkında bilgiler işinize yarayacaktır. Soğan alerisi belirtileri mide bulantısı, baş ağrısı ve kaşıntı olabilmektedir. Soğan Alerjisi Belirtileri Tüketilen gıdanın içeriğinde soğan varsa alerkij reaksiyonu tetikleyebilir. Soğan alerjisi olan kişiler, soğan tükettikten 2 saat kadar snra belirtiler ortaya çıkabilir. Soğan alerjisinin belirtileri şunları içerebilir Mide bulantısı Kusma İshal Baş ağrısı Kaşıntı Kurdeşen veya döküntü Yüz, dudak veya boğazda şişme Nefes darlığı Karın ağrısı Öksürme veya hırıltı Ağızda karıncalanma hissi Bayılma veya baş dönmesi Anafilaksi son derece nadir görülür Alerji mi, Hassasiyet mi? Bir gıda alerjisi ve gıda duyarlılığı arasındaki ana fark vücudun hangi sistemin etkilendiği ile ilişkilidir. Bir gıda alerjisi bağışıklık sistemi sorunuyken, gıda hassasiyeti veya intoleransı sindirim sistemi sorunudur. Soğan alerjisi olan kişilerin vücudu soğanı bir istilacı olarak görür. Bağışıklık sistemi, alerjik reaksiyonları tetikleyen immünoglobulin E IgE adı verilen antikorları serbest bırakır. Gıda alerjisi belirtileri şiddetli olabilir ve anafilaktik şoku tetikleyebilir. Bir kişi anafilaktik şok yaşıyorsa, acil tıbbi müdahaleye ihtiyacı vardır. Anafilaktik şok belirtileri şunları içerebilir Kurdeşen Kusma İshal Hızlı kalp atımı Bayılma Baş dönmesi Gıda duyarlılığı Vücut belirli yiyecekleri sindiremediğinde gıda duyarlılığı yaşanabilir. Bu durum; bulantı, şişkinlik, ishal veya gaz gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Soğana duyarlı insanlar tükettikten hemen sonra sindirim problemleri yaşayabilirler. Fakat bazı durumlarda bu semptomlar saatler sonra da ortaya çıkabilir. Bir gıda hassasiyeti rahatsız edici belirtilere neden olabilir, ancak hayatı tehdit etmez. Gıda duyarlılığı belirtileri, bir kişinin yediği rahatsız edici gıda miktarı ile ilişkili olabilir. Örneğin, az miktarda soğan hiç ya da çok az belirtiye neden olurken, daha fazla miktarda soğan yemek daha şiddetli semptomlara neden olabilir. Tanı Kan ya da deri testleri ile gıda alerjilerinin tanısı konulmaktadır. Kan testleri, belirli bağışıklık antikorlarının miktarlarını arayarak alerjinin varlığını belirlemeye yardımcı olur. Alerjiyi belirlemek için yapılan cilt testlerinde ise cilde bir miktar gıdanın sıvı özütü iğne yardımıyla dakika sonra, ciltte kabarık bir yumru ortaya çıkarsa, kişinin o yiyeceğe duyarlı olduğu düşünülür. Soğan Alerjisi Tedavisi Gıda alerjileri için bir tedavi olmamasına rağmen, insanlar alerjilerini bazı yollarla yönetebilir Soğana alerjisi olanlar soğandan tamamen kaçınmalıdır. Çapraz kontaminasyon veya gıdanın solunması bazı insanlarda alerjik reaksiyonu tetikleyebilir. Soğan alerjisi olanlar aşağıdakilere dikkat etmelidir Soğan ya da soğan türeviörn. soğan tozu ürüleri içeren gıdalardan türetilmiş içeriği olan yiyecekler Soğan veya soğan ürünleri ile temas eden yiyecekler Soğan doğrayan veya pişiren insanların etrafında olmak Soğan Alerjisi Olanlar Bu Gıdalarıdan da Kaçınması Gerekebilir Bir kişinin soğan alerjisi varsa, soğanla aynı aileye mensup diğer gıdalar da reaksiyonu tetikleyebilir. Buna çapraz reaktivite denir. Bu gıdalar sarımsak, taze soğan, arpacık soğan ve frensk soğanıdır. Ne Zaman Doktora Görünmeli? Gıda alerjisi belirtileri hayatı tehdit edici olabilir. Bir kişi şişme, nefes darlığı, kaşıntı ve kurdeşen gibi alerjik belirtiler fark ederse, derhal acilden hastaneye başvurmalıdır. Bir kişi soğannı sindirmede sorun yaşadığını düşünüyorsa, bunu bir doktorla tartışmalıdır. Soğan alerjisi için bilinen bir tedavi yoktur. Bir gıda günlüğü tutmak ve belirli yiyecekleri ortadan kaldırmak, bir kişinin soğan alerjisini ya da duyarlılığını tanımlamasına yardımcı olabilir.

soğan neden baş ağrısı yapar